Manevi Destek Dayanışma

 

Mücâdele Sûresi Fazilet Ve Sırları

Mücâdele Sûresi Fazilet Ve Sırları

Mücâdele Sûresi Medine’de inmiştir 22 âyettir. Kuranı Kerimdeki sıralamaya göre 58. suredir. Bu sureye “Kad semi” suresi adı da verilir. Ubeyy (r.a)’ın mushafında buna ez-Zihar suresi adı verilmiştir. 

Mücâdele Sûresi Konusu:

Zıhâr ve onu yapana farz olan keffâret, gizli konuşma, meclis âdabı, Peygamber (a.s.) ile özel konuşma istendiğinde, önce fakirlere sadaka verme, Allah düşmanlarını sevmeme ve daha başka şeylere ait hükümler gibi, birçok şer’î hükmü içine alır. Aynı za­manda münafık ve yahudilerden de söz eder.

Mücâdele Sûresi Nuzül Sebebi:

Rivayete göre, Evs b. Sâmit, bir gün, karısı Havle binti Sa’Iebe ile cima yapmak istedi (cinsî münâsebet). Havle, razı olmayınca, kocası kızıp ona zıhâr yaptı. Bunun üzerine Havle Rasulullah (s.a.v)’a gelerek dedi ki: “Ey Allah’ın Rasûlü! Ben yaşlanıp kemiklerim incelince, Evs bana zıhâr yaptı. Ondan, benim küçük çocuklarım var. Bunları ona  versem   kaybolup giderler.  Ben kendi yanıma alsam aç kalırlar.  Ne dersin?”  Rasulullah (s.a.v), “Senin ona haram kılındığını görüyorum.” Kadın: “Ey Allah’ın Rasû­lü! Allah’a yemin olsun ki o beni boşamadı. O, çocuğumun babası ve benim en çok sevdiğim insandır” dedi. Rasulullah (s.a.v): “Senin ona haram kılın­dığını görüyorum.” şeklindeki sözünü tekrarladı. Devamlı olarak, kadın kendi sözlerini tekrarlıyor, Rasulullah (s.a.v) da kendi sözlerini tekrarlıyor­du. Neticede Yüce Allah’ın, “Kocası hakkında seninle tartışan ve Allah’a şikayette bulunan kadının sözünü Allah işitmiştir” mealindeki âyeti indi.

Buhârî, Âişe’nin (r. anhâ) şöyle dediğini rivayet etmiştir: 

Her şeyi işiten Allah yücedir. Mücâdele eden Havle binti Sa’Iebe gelip Rasulullah (s.a.v) ile konuştu. Ben evin bir kenarında idim ve söylediklerini işitiyor­dum. Bazı sözleri duyamıyordum. Havle kocasını şikayet ediyor ve şöyle diyordu: “Ey Allah’ın Rasulü! Gençliğimi çürüttü. Ona birçok çocuk yap­tım. Neticede yaşlanıp çocuktan kesilince bana zıhâr yaptı. Allah’ım! Sana şikayet ediyorum”. Cebrail (a.s.) bu âyetleri indirinceye kadar kadın şikaye­te devam etti. Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 6/348.

Mukâtil’in şöyle dediği rivayet edilmiştir: 

Peygamber (s.a.v) Be-dir’e katılan Muhacir ve Ensâra değer verirdi. Aralarında Sabit b. Kays’m (r. anhum) da bulunduğu bir grup Bedir gazisi geldi. Başkaları daha önce gelip Mecliste oturmuşlardı. Bunlar Peygamber (a.s.)’in karşısında ayakta durup, kendilerine yer verilmesini beklediler. Fakat oturanlar, onlara yer vermediler. Bu durum, Peygamber (a.s)’in gücüne gitti. Etrafında oturup da Bedir’e katılmayanlara, Bedir’e katılıp da ayakta kalanlar sayısınca kişiye, “Ey falan sen kalk, ey falan sen kalk..” dedi. Bu da, oturduğu yerden kaldırılanlara ağır geldi. Münafıklar bunu ayıplayıp tenkit ederek şöyle dediler: Muhammed onlara âdil davranmadı. Bir grup ona yakın olmak istedi ve yerlerini aldı. O ise bunları kaldırıp sonradan yanına gelenleri oturttu!! Bunun üzerine Yüce Allah şu mealdeki âyeti indirdi: “Ey iman edenler! Size, “meclislerde yer açın” denilince yer açın ki, Allah da .size genişlik versin.[Kurlubî, 17/297; Tefsîr-i kebîr, 2S/26S]

İbn Abbas’ın şöyle dediği rivayet olunur: 

İnsanlar, Rasulullah (s.a.v.)’a çok soru soruyarlardı. O kadar ki, bu Peygamber (a.s.)’e ağır geldi. Dolayısıyle Yüce Allah, Peygamberinin sıkıntısını hafifletmek ve onları bundan vazgeçirmek isteyerek şu mealdeki âyeti indirdi: “Ey iman edenler! Peygamber ile gizli bir şey konuşacağınız zaman, o konuşmanızdan önce bir sadaka verin.” Bu âyet inince birçok müslüman korkup soru sormaktan vazgeçti.[Muhlasar-i İbn Kesîr, 3/465; Hâzin, 4/52]

Süddî şöyle der: 

Münafık Abdullah b. Nebtel Rasulullah (s.a.v)’m meclisine gelir ve onun konuşmalarını Yahudilere aktarırdı. Rasulullah (s.a.v) odalarından birinde bulunduğu bir sırada birden bire şöyle dedi: “Şimdi yanınıza bir adam girecek ki, kalbi, zorba kalbidir. Şeytan’ın gözüy­le bakar” Az sonra içeri Abdullah b. Nebtel girdi. Gözleri maviydi. Rasulullah (s.a.v) ona: “Sen ve arkadaşların, niçin bana sövüyorsunuz?” dedi. Adam bunu yapmadığına dâir Allah adına yemin etti. Bunun üzerine Rasu­lullah (s.a.v) ona, “bilakis yaptın” dedi. Adam gidip arkadaşlarını getirdi. Hepsi de, Resulullah (s.a.v)’a sövmediklerine dair Allah adına yemin ettiler. Bunun üzerine Yüce Allah, şu mealdeki âyeti indirdi: “Allah’ın kendi­lerine gazap ettiği bir topluluğu dost edinenleri görmedin mi? Onlar ne sizdendir, ne de onlardan. Bile bile yalan yere yemin ediyorlar'[Kıırtubî, 17/304]

Abdulkadir Geylani Sure Hakkında:

Kurtuluşu ve dünya imtihanını başarmayı elde etmenin yollarını arayan ve Allah’ın kendisinden razı olmasını isteyen ey insan! Kaderin senin için belirlediği her işte Allah’a teslim olma ve onun kaderine razı olma makamında yer edinmelisin. Bütün vakitlerinde ve hallerinde Allah’ın huzurunda olmanın idraki ile hizmet adabından ayrılmamalısın.

Dış ve iç dünyanı vesveselerden ve seni Mevlâ’ya yönelmekten alıkoyacak işlerden arındırmalısın. Tâat ve ibadetlerine kendinle baş başa kaldığın zamanlarda da devam etmelisin ki riya ve gösterişten, nefsin arzuladığı şeylere meyil vermekten korunsun. Sakın ha sakın dünyanın pisliklerine ve güzelliklerine bulaşmayasın! Bunlar seni uhrevi lezzetlerden uzak tutar. Seni vahdet-i zatın safasını sürmeye ulaşmaktan uzak tutacak olan dünya zincirleri ile seni bağlar, palangaya vurur. Allah elde edeceğin nimetleri cennet olarak, ırmaklar olarak, yüce makam olarak sana vaat etmiştir.

Allah bizleri, o makama ulaşabilenlerden, o çardağın altında yine onun lütuf ve keremi ile yer bulabilenlerden eylesin.

Mücâdele Sûresi ’nin Fazileti ve Yararları

1- Resulullah (Sav) buyurdu ki: “Mücadele suresini okuyan kişi, kıyamet gününde Allah’ın fırkasından yazılır.”(Ebu Suud Efendi, Ebû Suud Tefsiri (İrşâdü Aklis-Selim), 8/215)

2- Bu sureyi sabah akşam okuyan kişi, tüm şerlerden korunur.

3- Uyku Problemleri çeken her kimse, Mücadele suresini okusun, Allahu Teala’nın izniyle çok vakit geçmeden uykuya dalar,

4- Mücadele Suresi toprağa okunur ve düşmanların bölgesine doğru serpiştirilerek, Düşmanın mağlubiyetine vesile olması sağlanır.

Post a Comment

Daha yeni Daha eski

Ziyaretçiler

Gayb Alemi